BATI, ABD, IRKÇI İSRAİL VE AHLAKIN MAHİYETİ…

logo5

BATI, ABD, IRKÇI İSRAİL VE

AHLAKIN MAHİYETİ…

Eleştirmek sorunları çözmez. Dahası eleştirmek sorunları daha karmaşık hale getirir.

Herhangi bir sorunu çözmek için üzerinde düşünmek ve sancı çekmek gerekir.

Allah, insana aklı boş yere vermedi.

İnsana akıl düşünsün, araştırsın, konuşsun, müzakere yapsın diye verdi.

Ne hazin bir durumdur ki, günümüz insanları aklını Mülkle yer değiştirdi.

                          ***

Geçtiğimiz günlerde Mezhepler Savaşından bahsetmiştim.

Bu savaşı durdurun. Yoksa taraflar bedelini çok ağır öder.” Demiştim…

Yemen, Sudan, Suriye ve Irak iç savaşlarını hafife almayın. Böyle giderse yangın Afganistan, Lübnan, Bahreyn, Türkiye, Pakistan’ı da saracaktır…

Suudi Arabistan öncülüğünde ki “Arap Sünni Koalisyonu”, İran’ın “Şii Koalisyonu”, diğer yandan İsrail, Kuzey Irak Kürt ve PKK güçlerini koruyan “Batı ve ABD Koalisyonu”, İsrail’i “Yeni Dünya Savaşına” hazırlıyor…

Hak ve hakikatten kopmuş, gücünü kuvvetten almış, hiçbir ahlaki sınır tanımayan güçler, dünyayı yıkmaya çalışıyor!

Yeni Dünya Savaşı, “Orta Doğudan” çıkacak, buna da ırkçı İsrail sebep olacaktır

Bu savaştan kim karlı çıkacaktır?

Kim çıkarsa çıksın sonun da; kendisiyle birlikte bütün dünyayı kıyamete doğru bir adım daha yaklaşacaktır.

Doymak bilmez bir hırs yüzünden dünya da:

Barış, kardeşlik, eşitlik aranır hale gelecektir.

Eğer İsrail oğulları kendilerini üstün bir ırk görmese, Batı ve ABD dünyayı sömürmeyi terk etse; eminim ki, yeryüzünde Salih’in devesi bağlamaya gerek duyulmayacaktır.

Beri taraftan Batı, insanları tahrik etmese, Orta Doğudaki ihtilafları kaşımasa, Selefi fikre sahip bir İşit, El Kaide, El Nusra, Eş Şebab gibi örgütler kendiliğinden bitecektir.

İslam dünyası “Mezhep Savaşlarıyla” büyük felaketler yaşarken, Küresel Güçler bu fırsatı kaçırmıyor, İslam topraklarına türlü bahaneler ileri sürerek, fitne çıkarıyorlar. Yangın her geçen gün bir ülkeye yayılıyor.

Mezhep savaşları, Batı’nın istihbarat örgütlerinin büyük bir oyunundan ibarettir. Ama onlara zemin hazırlayanlar da Şii Diplomasisi ve Vahhabiliktir.

Batı dünyası, İsrail’de bir kişinin burnu kanasa, dünyayı ayağa kaldırır. Batı, İslam ülkelerinin parçalanmasına sessiz kalıyor.

***

Hâlbuki her canlı, bir erkekle bir dişiden oluşur.

Oluşumun mekânı rahimdir. Gizemi çözülememiş olan rahim, sevgi ve merhamet yuvası demektir.

Allah’ın var ettiği bütün varlıkların ilk yaşamı burada başlar. Tohumun rahimi topraktır, ağacın rahimi sudur, odunun rahimi ateştir.

Allah’ın bu yaratılışı kesintisiz kıyamete kadar sürecektir.

Zalimlik ve cahillik insanın fıtratından gelir. Eğer insan, bu fıtratı sürdürürse sonunda hayvanlaşır ve cehennemi hak eder. İşte azgın ve sapgın dünyanın hali…

Bu bakımdan insanın insan olması için tüm benliğiyle tarihi, tabiat ve hayatın kendi üzerinde yoğunlaşması gerekir.

Bu da insanın Kâinat kitabını okuması gerekir. Gözünü yıldızların ötesine dikmesi, varoluş sancılarını çekmesi, kendi kozasını örmesi, üzerindeki zalimlik ve cahillik örtüsünü kaldırması, mazlumların yanında durması, zulme ve zorbalığa meydan okuması gerekir.

Bu sebeple insan, kendi ahlaksızlığını ortadan kaldırmalıdır. Hayatına soktuğu “Dinar ve Dirhemin” mahiyetini unutmamalıdır.

Kur’an’ı Kerimi zayıfın ve ezilenin gözüyle okumalıdır. Mülkün Allah’a ait olduğunu ve Kur’an’ın “Mülk” etrafında döndüğünü görmelidir.

Müslüman’ın Kur’an’ı, Allah’ı görüyormuşçasına (ihsan) ve Kıyamete de gidip gelmişçesine (yakin) iman etmelidir.

Din, hayatta yapılan tüm davranışlarımızdır.

Peygamberlerin geliş nedenleri de insanlara bunları haber vermek içindir.

Kur’an inananların, “adalet, iyilik güzellik ve doğruluk” peşinde koşmasını ister. Kur’an, inanana öğüt veren ve sorumluluk yükleyen bir kitaptır.

İşte insanların içinden çıkamadığı alan burasıdır.

Yani insanlar, sorumluluk almaktan kaçıyor ve sorumsuz bir din istiyorlar.

Özetle söylemeliyiz ki, insanın ve toplumun bozulmasının ana sebebi budur.

Ahlakın adaletle sıkı bir münasebeti vardır. İş ahlakı, bilgi edinme ahlakı, mesleki ahlak, çalışma ahlakı, insani davranış ahlakı, sosyal ahlak bunlardan bazılarıdır.

Ahlak, “Sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapmamaktır”

Toplum hayatındaki yanlışlara devlet: “suç”, dini hayatındaki yanlışlara “ahlaksızlık” denir.

Din Dilinde çalmak, öldürmek, cehalet ve tembellik bir ahlaksızlıktır.

Suyu yeterinden fazla kullanmak, vebaldir, ahlaksızlıktır. Kin duymak, etrafa öfke saçmak, ahlaksızlıktır.

Yaşadığı vatan Topraklarına ihanet, bayrağı yok saymak, ahlaksızlıktır.

Küfür ahlaksızlıktır.

Siyasetin dilini bozmak, ahlaksızlıktır.

Din, (İslam) ve Nebi varken, bunların yerine bir şeyleri koymaya çalışmak, şirk ve küfür dili kullanmak ahlaksızlıktır.

Yani dünya bu ahlaktan yoksundur!

Mahmut AKYOL

Yer işareti koy permalink.

Yoruma kapalı.