ALLAH’TAN BAŞKA İLAH YOKTUR!

logo5

ALLAH’TAN BAŞKA İLAH YOKTUR!

İsteme makamı Allah’tır!

Bu makama dua edilmelidir.

Gelin canlar, önce günahlarımız için bu Güce (Allah’a) tövbe ve istiğfar, sonra dua edelim…

Gelin canlar, gönlü kırılandan helallik alalım. Haklarımızı helal edelim.

İnsan bir şekilde yenilebilir, fakat bu yenilgi düşmanın gücünden değil, insanın inanç zayıflığından gelir.

Allah’tan başka ilah yoktur, güç ve otorite O’dur. Biz O güce ve otoriteye gerçekten muhtacız, Allah’a yalvarmak durumundayız…

Binaenaleyh insanlık hüsrandadır. İnsanlık gerçekten uçuruma düşmüştür…

Müslüman, bütün zamanlarda ve mekânlarda Müslüman’ın ezeli ve ebedi evrensel adıdır.

Hz. Peygamberin göğsüne ferahlık veren (inşirah) vahiy desteğinin hatırlatılmasından dolayı…

“Sevgi ve Merhameti Sonsuz olan Allah’ın adıyla!”

1-     GÖĞSÜNÜ ferahlatmadık mı?

2/3- Belini büken yükünü hafifletmedik mi?

4-     Toplumda itibarını yükseltmedik mi?

5-     Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır; hiç kuşkusuz.

6-     Evet, her zorlukla beraber bir kolaylık vardır.

7-     Şu halde zorluk kalktığında gevşeme.

8-     Ve Rabbine özlemle yönel!

Bütün Peygamberler menfaat, çıkar, cehalet ve taassubun insanlığa verdiği zararları anlatmak için gelmiştir!

Peygamberlerin yolu, tarih boyunca ezilenlerin sesi, mazlumların içli çığlığıdır.

Bütün peygamberler başlangıcından bu yana, şirk düzenlerini ortadan kaldırmak için mücadele etmişlerdir.

Allah’ım, Sevgili Peygamberin göğsünü ferahlattığın gibi bizimde göğsümüzü ferahlat!

Ez cümle diyorlar ki dünyayı “süper güçler” yönetiyor. Hâlbuki bilmiyorlar ki bu güçlerin üstünde bir güç vardır. Güç Allah’tır!

Allah kulunu aklı oranında sorumlu tutar. Yani her insanın aklı oranında bir kapasite vardır. İnsanın bir ilgi alanı, bir de etki alanı vardır.

Allah; “Ahiret Gününde kimsenin soyuna,  kariyerine, konforuna bakmayacak, herkese ameli gereği adaletle davranacaktır!

Haysiyet, şeref, onur, aşk her şey para ile alınır satılır hale geldi. Toprak, hava, su, ateş, rüzgâr, yağmur, ekin, doğa hakeza her şey, Kapitalistlerin kâr metası yapılmıştır.

Antik çağların verimlilik, başarı ve altın modern zamanların tanrısı Mamon oldu. İnsanlık tefeci bankerlerin eline düştü. Ülkelere borç veren, faizle kanını emen bu vampirler, insanları hırsızlığın, yolsuzluğun, çapulcuğun ve yağmacılığın kuyularına attı…

Yeryüzünde kan döküp fesat çıkaranlar, ekini ve nesli talan eden, savaş planları yapan,  ülkeleri işgal eden, kendilerine yeni pazarlar açan, Allah’ın kullarını aç ve açıkta bırakan, “süper güçler” azgınlığını artırdı…

Bu cümleden mütevellit fertlerin organize olmuş haline “devlet” denir. Demek ki devlet, insan kolektif aklının bir sonucudur. İnsan kolektif aklını hangi istikamette kullanırsa, devlet de ona göre şekil alır.

Sonuç ne olursa kurulacak devlet, “adalet” devlet olmalıdır. Aklın gereği budur. Akıl kötüye kullandığında, insan pisliğe batar

Şimdi düz bir akıl (Aristo mantığı) kullanıldığında, “Türk Devletinin Irakta, Suriye’de, bilmem filan yerde ne işi var!” diyebilirsiniz. Bunları söylemekte bir beis yoktur! Yok, eğer binlerce Km mesafe uzaktan gelen bir takım sırtlanlar Irak, Suriye vb. yerlerde burnunuzun dibinde cirit atarsa, “Türk Devletinin buralarda ne işi var” derseniz, o zaman kör olursunuz…

İşte burada, “Sosyal dokunuzun” uzantılarını bilmek durumundasınız. Yani ülkenizin fiziki sınırlarının hinterlantını (arka bahçesini) bilmek zorundasınız.

İşte Allah’ın verdiği aklı kullanmak budur.

Eğer sizde; akıl, şeref, vicdan, mertlik olsaydı, kafanızı kumdan çıkarır sadece alık alık dünyaya bakmazdınız…

Fakat bunları görmek ve anlamak bir nasip meselesidir

Dünyada öyleleri vardır ki Allah’a inanırlar,  fakat Allah’ın kendi hayatlarına karışmasını istemez! Bu sapıklık değil de nedir?

Kur’an’i bir hayatı terk edenler, bir köşeye çekilmiş olanlardır! Sorumluluğu Allah’a yükleyenler, Kur’an’ı sadece mezarlıklarda okuyanlardır…

Sınırlarımızın içinde ve dışında milyonlarca mazlumun kanını döken, dökülmesine zemin hazırlayan emperyalist güçlere izin verme Allah’ım!

Dar ve dağınık halimize acı, benliğimizi bir ayrık otu gibi sarmış tembelliğimizi ve cehaletimizi yüzümüze vurma Allah’ım!

Gönüllerimize sevgi köprüleri kur, hak ettiklerimizle bizi sevindirir Allah’ım!

Bizi birbirimize düşürme, toplum olarak birbirimize duyacağımız sevgimizi kesme, kardeşliğimizi merhamete dönüştürür Allah’ım! 

İslam bilgiyi, sevgiyi ve lokmayı paylaşmayı infaktan saymıştır. Bizi infak etmeyen münafıklardan eyleme Allah’ım!

Sevginin ve kardeşliğin içi boş olduğu için, bugün insanlar bir araya gelmiyor!”

İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız. Birbirinizi sevmek için de aranızda selamı yayınız… Birbirinize haset etmeyiniz. Birbirinize hasım olmayınız. Birbirinizin arkasından çekiştirmeyiniz. Ey Allah’ın kulları! Kardeş olunuz!”

İnsanın elinde ki Kur’an, Allah’ın emanetidir. Üzülerek görüyoruz ki, O’nu hayatın, tarihin ve tabiatın dışına ittik… Bu itmemizdir ki Kur’an, kendisine emanet edilen “Müslümanlarla” artık konuşmuyor…

Kur’an Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Arnavut, Rum, Ermeni vb. olsun olmasın bütün ezilenleri ve mazlumları tek bir millet telakki eder. Zalimlerden başkasına düşmanlık beslemez. Âdem’in çocukları olması sebebiyle ve tevhid ilkesi gereğince bütün insanları bir ve eşit görür.

Ortak iyiye ait kavramlar; hak, hukuk, adalet, özgürlük, eşitlik ve kardeşlik yeterlidir.

Sevgiyi, merhameti, adaleti, eşitliği, özgürlüğü savunmak dinin özüdür.

Kur’an, kan bağını değil, adalet, akıl, sevgi ve vicdan yollarıyla kurulan manevi kardeşliği önemser.

İşte din Kardeşliği budur.

Öldürme, Çalma, Yalan Söyleme, İftira Atma… Bütün kitaplar bu dört kavramın etrafında döndüler!

Şeytan, sembolik bir kavramdır ve insanın içinde olan şeylerdir. Haset, kibir, kin, öfke, hırs gibi… Bu kötülüklerin bizi yönetmesine izin vermemeli ve onların tahakkümü altına girmemeli…

Benim ırkım senin ırkından üstündür“. Bu Şeytani bir sözdür. Çünkü Şeytan “Beni ateşten, insani çamurdan yarattın. Onun için ben insandan üstünüm” demişti. Bu Kâfir bir sözdür.

Mahmut AKYOL

Yer işareti koy permalink.

Yoruma kapalı.