KAPİTALİZMİN İÇİNE DÜŞEN GENÇLİK, SOSYAL KIYAMET VE YERYÜZÜNÜN ŞEYTANI…

logo5

KAPİTALİZMİN İÇİNE DÜŞEN GENÇLİK, SOSYAL KIYAMET VE YERYÜZÜNÜN ŞEYTANI…

Kerim ve adil olan bir devlet, bizi ancak bu başlık atındaki belalardan kurtarabilir.

Yok, böyle gitmeye devam ederse, yaralarımız kangren olmaya devam edecektir.

Özgürlük ve bağımsızlık’ kimsenin kimseye verdiği bir lütuf değildir! Bunları elde etmek için ter ve kan dökmek gerekir!

Eğer bu devletin elinde bencil, egoist, hayatı kavramayan, dostunu/düşmanını bilmeyen, alkol, sigara, uyuşturucu müptelası bir gençlik varsa, o milletin iflahı zordur…

Bu itibarla bu milletin, hayatı okuyan bir gençliği, tarih, vatan ve Bayrak’ın ne anlama geldiğinden haberi yoksa o milletin ömrü kısa, sonu vahim olur!

Ey millet evladı!

Bu yorumlardan mündemiç, o milletin aile yapısı çözülüyor!

Dahası milletin aile yapısında boşanmalar artıyor, sığınma evleri yaygınlaşıyor, baş tacı yaşlılar evlere sığmıyor, kadınları sokak ortasında öldürülürken, etrafındaki insanlar sadece seyrediyor demektir!

Bu milletin ahlaki değerleri her geçen gün eriyor!

***

İçe dönük bakıyoruz ki, iktidar/muhalefet bir arada olamıyor. Bir birine karşı öfke dolu… Öfke, sokağa taşıyor. İnsanlar kendi ideolojisinden olmayanı ötekileştiriyor.

Halbuki herkes eteğindeki taşı bir dökebilse, aynı toprak üzerinde yaşadığının, aynı havayı teneffüs ettiğinin, aynı kaderi paylaştığının bilincinde bir olsa, ecdat mirasına ihanet etmeyecek…

Ama nafile…

Bölünmüş yollar yarış pisti, haberler cinayet, hırsızlık, kaza ve yangın haberleriyle dolu… Bir tehlikenin ayak sesleri çok uzaklardan duyulur gibi…

Sokakların zenginliği olan selam unutulmuş, gençler evlerini terk ediyor, bunun adına da özgürlük deniliyor.

***

Şimdi, aile ve komşuluk ilişkilerini sosyal bir sorumluluk içinde yeniden ele almalı, sevgiyle yeniden yoğurmalı…

İnsanın yediğinden, içtiğinden, giydiğinden, önden yolladığından başka, ne bir malı ve ne de bir rızkı yoktur. Bu sebeple kimse, rızkını Harama bulaşmadan toplamalı!

Kapitalist düşüncenin tercih edildiği ülkelerde ‘Helal/Haram’ olduğuna pek bakılmıyor. Çünkü Kapitalist düşüncenin aslı/astarı ‘Makyavelizm’dir.

Yeryüzündeki hayatın ahirette hesabı sorulacağına canı gönülden bir inanılsa, o zaman hırsa düşmeden ekmek yemek mümkün olacaktır.

Ama nafile…

Soğuktan büzüşerek yürüyen insanlar  gördüğümde aklıma hemen, Tacettin Dergâhında paltosuz Akif gelir!

Yine Ankara’ya soğuklar çökmeye başladı.

Dikkat ettim.

İnsanların yüzlerinden düşen bin parça…

Suratlar asık, kaşlar çatık, yumruklar sıkılı, bir an soğuktandır dedim. Sokakların zenginliği olan selamı göremedim. Bunun soğukla alakası yok, yürekler donmuş dedim.

Pandemi sebebiyle eve geldiğimde gözlerim haberlere takıldı.

Aman Allah’ım!

Birde ne göreyim!

Sokakta ki soğukluk, meğer bundanmış…

Vekillerimiz Ceylan Derisi koltukların üstüne çıkmış, habire bir birini tekmeliyor!

Görünce, kahroldum…

Halbuki bu Millete Sever’in dayatıldığı günlerde bizim İktidarıyla/Muhalefetiyle bir arada olmamız gerekir. Ama yazık ki vekiller, birbirini duymuyor ve dinlemiyor!

Bildikleri tek şey öfke, öfke, öfke… O da insanın kanını donduruyor?!

Herkes kendi doğrusunda direnip duruyor.

Öfke sokağa taşıyor.

Sokakta öfke taş oluyor, Molotof oluyor, silah oluyor, ölüm oluyor…

Kimseden örnek bir davranış çıkmıyor. Çıkanlarda ortada, ‘Şiddet, öfke, kavga ve Ölüm’…

Hayata bakıyorum, kimse aç kardeşini, kendi sofrasına çağırmıyor. Kimse komşusunun derdini sormuyor. Kimse bir yetimin başını okşamıyor… Kimse Kapitalizmin içine düşen, kredi mahkûmu olanlara bir çare üretmiyor! Herkes işin kolayına kaçıyor!

Bunlar, ‘Sosyal Kıyametin’ alametleri değil de nedir!

Bu Ülke toprağından ekmek yiyen birisi olarak diyorum ki:

Ey Gazi Meclisinin çocukları, Ey Büyük Türk Milleti,  

Komutanıyla/Hocasıyla, Dedesiyle/Aşiret Ağasıyla birlikte bu Meclisi kurmadın mı? Sen; bunu ne çabuk unuttun?

Bu mirasa ihanet etmek bize yakışmaz! Vebali ve bedeli ağır olur!

Bağımsızlığın bedeli ödenmeden hiçbir zaman sahip olunmaz!

***

İsrail Yeryüzünde bir şeytandır!

ABD, sürekli İsrail’e gözü kapalı destek vermektedir.

Amerika’nın Ortadoğu’da sebep olduğu felâketler, aslında kendi çöküşünü hızlandıracaktır!

Dünya kamuoyu, İsrail’i dünya düzeni için en büyük tehdit ve tehlike görmektedir.

Buna sebep, Siyonistlerin bitmek bilmez hırslarıdır

Çağdaş dünya, yani Kapitalizm, İngilizlerle Yahudilerin eseridir.

Şimdi ABD, Yahudi Gücü’nün işgali altında!

ABD finansı, ekonomisi, bankacılık sistemi, üniversiteler, Hollywood, Silikon Vadisi, Pentagon, CIA, silah endüstrisi, Yahudilerin tekelindedir!

Tramp ve şürekâsı, Yahudi Gücü’nden ABD’yi kurtarmak için işbaşına getirildi. Fakat Tramp, azil sopası yememek ve de başkanlık seçimlerini garantilemek için Yüzyılın Anlaşması olarak adlandırılan, barbarlık belgesine imza attı, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdıklarını ilan etti.

Yahudilerin tanrısı; Güç’tür!

Güç tanrısı temelde sermayedir. O da kapitalizmdir!

Yahudi gücü, dünyayı kıyamete zorluyor!

Yahudi gücünün kutsalı yoktur. Varsa da kutsalı paradır!  O da Din-dışı, PAGAN bir kültürdür. Yani sermayedir. Adam Smith, Ekonominin ve Kapitalizmin Babası, liberalizmin gizli elidir…

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan bütün küresel kurumlar, Yahudilerin dünya üzerindeki güçlerini pekiştirmek ve meşrulaştırmak için kuruldu. Yahudileri vadedişmiş topraklar idealine adım adım yaklaştırıyor.

Yahudiler, başta Filistin bölgesi olmak üzere bütün dünyayı cehenneme çevirecek barbarlıklara imza attı, atmaya da devam ediyor…

Birleşmiş Milletler, IMF, Dünya Bankası, NATO gibi küresel kurumlar, Yahudi gücünü pekiştirmeye hizmet ediyor!

Yahudi gücü, Siyonist zihniyetle dünyayı hem aptallaştırıyor hem de köleleştiriyor!

Bunun için bir mucize (!), bir kehanet (!), bir Mehdi (!), bir sihirli değnek(!) beklememelidir…

Mahmut AKYOL

 

Yer işareti koy permalink.

Yoruma kapalı.